Yaklaşık
33 saniye öncetarih
Yayınlayan
Ebru Kaplan
Yalova sokakları bugünlerde bir “seçim dekorundan” ibaret. Her köşe başında devasa afişler, her sosyal medya mecrasında sponsorlu “gülümsemeler”, her telefon ekranında izinsiz kurulmuş WhatsApp gruplarının gürültüsü…
Sanırsınız ki Yalova esnafı dertten arınmış, tek eksiği bir “klip”miş!
İsimleri bir kenara bırakalım; çünkü sergilenen bu tiyatroda şahıslar değişse de senaryo hep aynı. Gelin, o ışıltılı billboardların arkasındaki gri gerçeği konuşalım.
Milyonluk PR bütçeleriyle esnafın karşısına çıkanlara sormak lazım: O afişlere harcadığınız paralarla kaç esnafın bir aylık kirası ödenirdi? Kaç dükkanın ödenemeyen elektrik faturasına merhem olunurdu?
Esnafın cebi boş, borcu gırtlağındayken; yüksek prodüksiyonlu kliplerle “kahramanlık” taslamak, bu şehrin cefakar ticaret erbabının zekasıyla alay etmektir. Kimse kusura bakmasın; esnaf o klipleri izlerken “ne kadar güzel çıkmışsınız” demiyor, “bu değirmenin suyu nereden geliyor?” diye soruyor.
Bakıyorsunuz; dün yönetimde olup her kararın altına imza atanlar, bugün “her şey yanlış” diyerek meydan okuyor. Dün kriz kapıyı çaldığında telefonunu meşgule alanlar, bugün dükkan dükkan gezip “hal hatır” soruyor.
Bu şehirde esnafın hafızası tazedir. Kimin zor günde dükkana girip “bir derdin var mı?” dediğini de, kimin sadece seçim takvimi netleşince “samimiyet” maskesi taktığını da çok iyi bilir. “Bizim basınımız, bizim listemiz” diyerek gazeteciliği kendi PR ofisine çevirmeye kalkanlar, yarın odayı da kendi “özel mülkü” gibi yönetmeye kalkacaktır. Bu tehlikeyi görmek için müneccim olmaya gerek yok.
Basını bir “ilan tahtası”, gazeteciyi de “sipariş memuru” sanan bir zihniyetle karşı karşıyayız. İzinsiz eklenen gruplar, emrivaki haber servisleri, “noter tasdikli” gövde gösterileri… Bunlar esnafın derdine derman değil, sadece adayların egosuna ciladır.
Yalova esnafı; kriz anında ortadan kaybolan, sadece koltuk sallanınca sahaya inen “figüranları” değil; yükü gerçekten omuzlayacak, protokolden çok pazar yerinde ter dökecek bir irade bekliyor.
Bu seçim; kimin klibinin daha çok izlendiği veya kimin afişinin daha büyük olduğu seçimi değildir. Bu seçim, esnafın haysiyet mücadelesidir.
Adaylara naçizane tavsiyem: Esnafın dükkanına girerken cebinizdeki PR bütçesini değil, yüreğinizdeki samimiyeti getirin. Çünkü o esnaf; sizin sponsorlu reklamlarınızı değil, ödeyemediği Bağ-Kur primini, artan kirasını ve sahipsiz bırakılmışlığını düşünüyor.
Sözün özü şudur: Sahne ışıkları söndüğünde, o dev afişler söküldüğünde geriye sadece esnaf ve dertleri kalacak. Sandık günü geldiğinde; esnaf o klipleri değil, o zor günlerde açılmayan telefonları, uzatılmayan elleri hatırlayacak.
Senaryo yazanlar değil, gerçekten iş yapanlar kazansın. Çünkü bu esnaf; şovunuzu izler, notunuzu verir, sandıkta da hesabınızı keser!
Yalova’da Karadeniz Rüzgarı: Kent Meydanı’nda Hamsi Şöleni Başladı!
Deprem Uzmanı Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan’dan Türkiye’nin Birçok Kenti İçin Kritik Uyarı
Mansur Ark’tan Yalova’da Sürpriz Açıklamalar: “Yeni Albüm Yolda, Yorumlarınızı Bekliyorum!”
İYİ Parti Yalova İl Başkanlığı Kongre Süreci Başladı
Yazı-yorum: Belki utanırlar unutmuş olanlar …
İYİ Parti Yalova İl Başkanı Osman Kendir’den Sert Eleştri : ” Neden Yoktunuz ? ”