Yaklaşık
4 gün öncetarih
Yayınlayan
Ebru KaplanBir zamanlar, uzaklardaki büyük bir ormanda, adaletiyle tanınan Aslan Kral yaşarmış. Ormanın dört bir yanında otobanlar, köprüler ve yüksek tepelerden akan hızlı tren yolları yükselmiş. Kral, orman halkının refahı için gece gündüz çalışır, kendini bile ihmal edermiş.
Sağlık da Aslan Kral’ın en önem verdiği meselelerden biriymiş. Ormana modern hastaneler kurmuş ama bu kurumların başına kurnazlıklarıyla bilinen tilkiler ve çakallar getirilmiş. İlk başlarda işler yolundaymış. Fakat bir süre sonra ahali, hastanelerden dert yanmaya başlamış.
Kral, sorunları doğrudan dinlemek için ormana bir “Söyle-Hat” kurmuş. Tavşanından ayısına, sincabından kaplumbağasına herkes dertlerini buraya anlatırmış. Özellikle sağlık kurumlarıyla ilgili şikâyetler artınca, Aslan Kral işin peşine düşmüş ve müfettiş baykuşları görevlendirmiş.
Müfettiş baykuşlar , hastanelerde randevu almadan gelen hastalara usulsüz hizmet verildiğini, hatta bazı hayvanların adının reçetelere yazıldığını ama bu işlemlerden haberdar olmadıklarını tespit etmişler. Aslan Kral, kimseyi haksız yere suçlamamak için ayakta hasta kabulünü yasaklamış.
Ancak bu kararın ardından orman ahalisi zor durumda kalmış. Randevu almak neredeyse imkânsız olmuş. Çaresiz kalan bazı hayvanlar, Kral’ın dost olduğu komşu ormanlardaki sağlık merkezlerinden şifa aramaya başlamış.
Ve böylece ormanda, adalet ile uygulama arasındaki ince çizgide, kurnazlıkla dürüstlük yeniden sorgulanır olmuş…
Ders:
Her doğru kural, uygulamada dengeyle işler; kurnazlar yüzünden dürüstler mağdur edilmemeli.
Gazeteci Yazar: Dursun Demir
Köşe Yazısı ve görseller Aİ tarafından düzenlenmiştir.